Ömür Geçiyor

Tebessümle bakan o güzel gözler
Perişan gönlümü delip geçiyor
Birer birer biter tatlı hayaller
İçimdeki efkar sönüp geçiyor

Başım hep dumanlı karlı kış gibi
Dost halden anlamaz kalbi taş gibi
Ömrüm geldi geçti rüya düş gibi
Kaybolan yıllara konup geçiyor

Gitti gelmez aha eyvah gençliğim
Sonbahar yaprağı gibi benizim
Ezelinden beri hep talihsizim
Polat bu dünyadan konup geçiyor

Ömrüme Doğan Güneşim

Sen ömrüme doğan bir güneşimsin
Gitme kara bulutların ardına
Yürekte sönmeyen kor ateşimsin
Derman ol gel gönlümdeki derdime

Yadların elinde sararıp solma
Yaptığın yanına kalacak sanma
Çatıp kaşlarını karşımda durma
Rastlamazsın benim gibi merdine

Şiirde şarkıda sözde sen varsın
Alevde ateşte közde sen varsın
Zamanda mekanda tezde sen varsın
İkimiz gidelim gönül yurduna

Öfkem Cehennem Gibi

Kafam Bu gün çok bozuk
Öfkem cehennem gibi
Ne deniz ne okyanus
Söndürmez hiddetimi

Ne aşk sevda ne ölüm
Değil umrumda bu gün
Her yanım sarmış hüzün
Anlatamam derdimi

Şimdi söze gerek yok
Alev topu gibiyim
Zindandayım sanki ben
İyi değilim iyi değilim

Oğul

Vurayım kendimi dağlar başına
Karışayım Kurdu ile Kuşuna
Bu nasıl dert imiş geldi Başıma
Beni Bu canımdan bezdirdin Oğul

Beyhude geçirdin bunca zamanı
Dinlemedin gitti ahtı amanı
Kastın bilmem bedendeki cana mı
Yine Bu Günlerde azdırdın oğul

Hemi Beni Üzdün hemi Anneni
Her Derdine Siper ettim sinemi
Kaybettin mi sen akıl sermayeni
Beni Diyar Diyar gezdirdin oğul

Niksar Ovası

Yeşile büründü Niksar Ovası
Ağacı bin güzel dalı bin güzel
Ararsan buradadır insanın hası
Sohbeti bin güzel hali bin güzel
*
Rengarenk çiçek açtı ağaçlar
Cıvıl cıvıl öter güzelim kuşlar
Gök kuşağı gibi karşı yamaçlar
Ovası bin güzel dağı bin güzel
*
Görün buraları gelip geçmeden
Serin sularını için çeşmeden
Türlü sebze meyve gelir bahçeden
Pazarı bin güzel Hali bin güzel
*
Bir türkü söyledim içten firgatlı
Üzümü meyvesi baldan da tatlı
Bu Şair nerdendir dersen Tokatlı
Kulebi bin güzel Çamlıbelli bin güzel