Mezarımın Baştaşına

Mezarımın baş taşına
Ağlamazsan gelme sakın
Vücudum toprak olunca
Yine başka sevme sakın

Sen saldın beni bu derde
Gönlünü verme namerde
Buluşmamız bil mahşerde
Sen sözünden dönme sakın

Sanadır canım bu sözüm
Düşünürsün uzun uzun
Tutmasa da iki dizin
Anılardan silme sakın

Kara Gözlerinden Yaş Gelir Anam

Eller güler oynar eller sevinçli
Senin gözlerinden yaş gelir anam
Seni böyle gördüm oldum hüzünlü
Başım duman duman kış gelir anam

Seni kimler üzdü kimler ağlattı
Yüreğini ateş kora dağlattı
İstanbul ilinde bir gece vakti
Kara gözlerinden yaş gelir anam

Sardımı gönlünü bin türlü dertler
Körpecik kuzunu kaptımı kurtlar
İncittimi seni namertler yadlar
Kara gözlerinden yaş gelir anam

İkitelli de…

Diyarı gurbete eyledik sila
Türküler dizerek geldik dağlara
Nice umutlarla baktık yarına
Gelin dost olalım ikitellide

kimisi toktur kimiside aç
Derdi devasına olalım ilaç
Yobazlığa cehalate bir kırbaç
Kökünden çalalım ikitellide

Yiğit olan sever elbet insanı
Atalım Gönülden kederi gamı
Aydınlatmak için karanlıkları
El ele verelim ikitellide

Haksızlığa riyakârlığa gözün yumana
Yuh olsun kula kul olanlara
Sesimiz duyulsun yedi cihana
Destanlar yazalım ikitellide

Polat Çamlıbelim demez ne gerek
Halk için hizmete girsek severek
Dost Doğan ÖZCAN’a Omuz vererek
Dünyalar kuralım ikitellide

İçeyim Bugün

Bir yetmişlik getir be meyhaneci
Kafaya dikeyim içeyim bu gün
Ne dostlardan vefa ne yarda insaf
İçipde kendimden geçeyim bu gün

Donat şu masayı meyler dizilsin
Beni benden eden kendi üzülsün

Deli gönül düştü ne sevdalara
Kapıldı gitti çok hülyalara
Döndü gözüm yaşı bak deryalara
İçipde kendimden geçeyim bu gün

Donat şu masayı meyler dizilsin
Beni benden eden kendi üzülsün

Polat Çamlıbelim gurbetel yurdum
Artarda eksilmez içimde derdim
Özlemle hasretle hüzünle doldum
İçipde kendimden geçeyim bu gün

Donat şu masayı meyler dizilsin
Beni benden eden kendi üzülsün